Deniz Esintisi Hikayeler Yazılar

Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe Ne? Geleceğe Dair Bir Bakış Merhaba sevgili okuyucular! Bugün, tarihin tozlu raflarından bir atasözüne takıldım ve ona dair düşündükçe çok derin bir anlam keşfettim. “Ya devlet başa ya kuzgun leşe ne?” Bu söz, her ne kadar eski bir deyim gibi görünse de, aslında günümüz toplumuna dair büyük bir mesaj taşıyor. Gelecekte, bu deyimi nasıl değerlendireceğiz? Ve acaba bu söz, ilerleyen yıllarda toplumsal yapıyı nasıl şekillendirecek? Hadi gelin, biraz daha derine inelim ve bu deyimin gelecekteki etkilerine dair beyin fırtınası yapalım. Belki de yanıtları, hem stratejik hem de insan odaklı bir bakış açısıyla daha iyi…

Sarıkamış Kayak Merkezi Hangi İlde? Sorusu Cevabını Buluyor! Bundan birkaç yıl önce bir arkadaşım bana “Sarıkamış’a gidelim, kayak yapalım!” dedi. O an kafamda tek bir soru vardı: “Sarıkamış Kayak Merkezi nerede?!” Hemen cevap verdim: “Tabii ki Sarıkamış’ta!” Ama bir an durup düşündüm, Sarıkamış gerçekten nerede? Kafamda bir soğuk rüzgar esti, kayak merkezine mi gideceğiz, yoksa bir coğrafya dersi mi alacağız? Kendimi bir anda bir GPS cihazı gibi hissettim ama yine de bulamadım! Ben de bir çözüm odaklı erkek olarak biraz internette araştırma yapmaya karar verdim (ne de olsa teknoloji çağı!). Sonunda o beklenen cevap geldi. Evet, Sarıkamış Kayak Merkezi Kars…

Muamma Nasıl Yazılır? Gelecekte Dilin Evrimi Üzerine Bir Bakış “Muamma nasıl yazılır?” Bu basit gibi görünen soru, dilin evrimini, toplumsal değişimlerle nasıl şekillendiğini ve gelecekte dil kullanımının hangi yöne evrileceğini düşünmemize neden olan bir soru. Bugün, Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından belirlenen doğru yazım şekli “muamma”dır. Ancak bu yazım meselesi, daha geniş bir soruyu gündeme getiriyor: Dilin kuralları, zamanla nasıl değişiyor ve gelecekte dilin kurallarını kim belirleyecek? İster dil bilimi ile ilgilenin, ister yalnızca dilin toplumsal etkilerini inceleyin, bu soruların bizi düşündürmeye sevk edeceği kesin. Hadi gelin, muammanın yazımını bir kenara bırakıp, dilin geleceğine dair daha geniş bir perspektife bakalım.…

Merhaba sevgili okur, Bugün birlikte göz gezdireceğimiz konu: Küf neden zararlı? Farklı bakış açılarıyla, erkeklerin veri‑odaklı çözüm arayışları ile kadınların duygusal ve toplumsal etkiler üzerine yoğunlaşan gözlemlerini bir araya getirerek hem bilgi edinelim hem tartışalım. Erkeklerin Objektif Veri Odaklı Bakışı “Tamam, küf işte bomboş bir şey mi?” demek yerine erkek bakış açısı şöyle der: ölçelim, sayalım, ne kadar risk var ortaya koyalım. Örneğin: Centers for Disease Control and Prevention (CDC) verilerine göre, nemli ve küflü iç mekânlara maruz kalmak; burun tıkanıklığı, öksürük‑hırıltı, göz yaşı, deri döküntüsü gibi reaksiyonlara yol açabiliyor. ([Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri][1]) United States Environmental Protection Agency…

Kör Kuyu Ne Demek? TDK ve Derinlemesine Bir İnceleme Bir kelimeyi duyduğumuzda, anlamını ve içeriğini hemen kavrayabiliriz; ancak bazı kelimeler, yalnızca ilk bakışta anlaşılan anlamların ötesine geçer. “Kör kuyu” da böyle bir ifadedir. TDK’ye göre bu terim, “çıkışı olmayan ya da derinliği bilinmeyen bir durumu” tanımlamak için kullanılır. Ancak bu ifadeyi sadece dil bilgisi açısından değil, derin anlam ve sembolik boyutuyla ele almak da oldukça ilginçtir. Peki, “kör kuyu” gerçekten sadece bir boşluk mu, yoksa bir anlam katmanına sahip mi? Gelin, bu terimi hem dilsel hem de bilimsel bir bakış açısıyla inceleyelim. Kör Kuyu ve Günlük Hayat Türkçede “kör kuyu”…

Bazen bir tat, seni geçmişe götürür. Bir anı, bir gülüş, bir anlık mutluluk… İnsanın damağında bıraktığı iz öylesine derindir ki, ona dair duygular zamanla hep taze kalır. İşte bu yüzden, bir akşam bir dostla paylaşılan bir tat, sadece lezzet değil, anıların da bir köprüsüdür. Kumru, bana hep böyle hisler yaşatır. Farkında olmadan, o ince ekmeğin her lokmasında, bir parça geçmişi, bir parça sevgiyi bulurum. Kumrunun özelliği nedir, derseniz, her şeyden önce bir duygu, bir hatıra… Ama bunu en iyi, ona kalpten yaklaşanlar anlatabilir. Kumrunun Derinliklerinde Gizli Bir Hikâye Günlerden bir gün, bir yaz akşamı, Deniz ve Eylül, şehir dışında bir…

Kaç Tane İnovasyon Vardır? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir İnceleme Günümüz dünyasında “inovasyon” terimi her alanda hızla popülerleşti. Ancak inovasyonun sadece teknolojiyle sınırlı olmadığını, toplumsal ve siyasal yapılar üzerinde de derin etkiler yarattığını gözlemliyoruz. Bir siyaset bilimci olarak, inovasyonun toplumsal düzen ve güç ilişkileri üzerindeki etkilerine bakmak, iktidar, kurumlar, ideoloji ve vatandaşlık bağlamında yeni bir perspektif geliştirmek önemlidir. Modern toplumların dinamiklerini şekillendiren bu etkileşim, yalnızca devletin değil, bireylerin, grupların ve hatta cinsiyet rollerinin de stratejik yönelimlerini belirler. Peki, toplumsal ve siyasal inovasyonun sınırları nerede başlar? Erkeklerin güç odaklı bakış açıları ile kadınların demokratik katılımı arasındaki farklar inovasyonu nasıl etkiler? İnovasyon ve…

Herkese merhaba! Bugün size bir kelime ve onun ardında yatan hikâye hakkında yazmak istiyorum. Belki de bu kelimeyi ilk kez duyuyorsunuz: “Keçe tapa fişek.” Çok sıradan bir şey gibi gelebilir, ama aslında bu, Türk kültüründe yerleşik bir anlam taşıyan, bazen de büyük olaylara neden olan bir terim. Hadi, derinlere inelim ve bu gizemli ifadenin ne anlama geldiğini, bir kadının empatik, bir erkeğin ise çözüm odaklı yaklaşımını nasıl etkilediğini, gözlerimizde bir ışık bırakacak şekilde keşfedelim. Keçe Tapa Fişek Nedir? Bir Kelimenin Derinliği Bir kasaba… Küçük bir yer, ama orada yaşananlar büyük. Herkesin birbirini tanıdığı, herkesin bir şekilde bağlı olduğu bir yer.…

İnce Kravat Kaç Cm? Moda, Konfor ve Bütünlük Üzerine Düşünceler İnce kravat, şıklık adına tercih edilebilecek bir aksesuardan daha fazlası mı? Yoksa sadece geçici bir trendin temsilcisi mi? İnce kravatın ne kadar uzunlukta olması gerektiğini tartışırken, bizler aslında çok daha derin bir soruya cevap arıyoruz: Modaya ne kadar güvenmeli ve hangi noktada kişisel tarzımızı sorgulamaya başlamalıyız? Son yıllarda sokak modasında gözle görülür bir biçimde yükselen ince kravat, moda dünyasının köklü kodlarına karşı çıkmak isteyen bir simge olarak ortaya çıkmış gibi görünüyor. Ancak ince kravatlar ne kadar cesur bir duruş sergilese de, bu stilin gerçekten herkesin imajına uyup uymadığı sorgulanmalı. Kimi…

İstibdat Dönemi Hangi Padişah? Tarihin Kırılma Noktaları ve Toplumsal Dönüşümler Geçmişi anlamak, yalnızca bir zaman diliminde olan biteni öğrenmekle sınırlı değildir. Her bir tarihsel an, içinde bulunduğumuz zamanla bir bağ kurmamızı sağlar. İstibdat dönemi, Osmanlı İmparatorluğu’nun en çalkantılı dönemlerinden biri olmuştur ve geriye dönüp baktığımızda, bugünkü toplum yapımızı, devlet anlayışımızı ve birey-devlet ilişkilerimizi anlamak adına önemli dersler barındırır. Bu dönemi ele alırken, yalnızca bir padişahın yönetim tarzını değil, aynı zamanda toplumun hangi noktada kırıldığını ve bu kırılmanın izlerini bugüne nasıl taşıdığımızı incelemeliyiz. İstibdat Döneminin Başlangıcı: II. Abdülhamid İstibdat dönemi, Osmanlı İmparatorluğu’nda II. Abdülhamid’in yönetimiyle özdeşleşmiştir. 31 Ağustos 1876’da tahta çıkan…